15 Ekim 2014 Çarşamba

Âdiyât Sûresi

سُورَةُ الْعَادِيَاتِ

بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يمِ

وَالْعَـادِيَاتِ ضَبْـحاًۙ   فَالْمُـورِيَاتِ قَـدْحاًۙ   فَالْمُغ۪يرَاتِ صُبْحاًۙ   فَاَثَرْنَ بِه۪ نَقْعاًۙ   فَوَسَطْنَ بِه۪ جَمْعاًۙ    اِنَّ الْاِنْسَانَ لِرَبِّه۪ لَكَنُودٌۚ   وَاِنَّهُ عَلٰى ذٰلِكَ لَشَه۪يدٌۚ    وَاِنَّهُ لِحُبِّ الْخَيْرِ لَشَد۪يدٌۜ    اَفَلَا يَعْلَمُ اِذَا بُعْثِرَ مَا فِي الْقُبُورِۙ    وَحُصِّلَ مَا فِي الصُّدُورِۙ ٠
 اِنَّ
رَبَّهُمْ بِهِمْ يَوْمَئِذٍ لَخَب۪يرٌ

~~~ ~~~ ~~~

Âdiyât Sûresi

Rahmân ve Rahîm olan Allah´ın adıyla

Soluk soluğa süratle koşan, (koşarken ayaklarını) vurarak ateş çıkaran, sabah erkenden baskın yapan, 

orada tozu dumana katan ve düşman topluluğunun ortasına dalan atlara andolsun ki, 

insan gerçekten Rabbine karşı pek nankördür.

Hiç şüphesiz buna kendisi de şahittir. Hiç şüphesiz o, mal sevgisi sebebiyle çok katıdır. 

Acaba o bilmiyor mu ki, kabirlerde bulunanlar çıkarıldığı ve kalplerdeki ortaya konulduğu zaman,

işte o gün onların Rabbi kendilerinin her halinden mutlaka haberdardır. (1-11)

~~~ ~~~ ~~~

Al-Adiyat

Oh, the chargers that run panting, sparks of fire striking, rushing to assault at morn, 

thereby raising clouds of dust, thereby storming [blindly] into any host. 

VERILY, towards his Sustainer man is most ungrateful and to this, behold, 

he [himself] bears witness indeed: for, verily, to the love of wealth is he most ardently devoted. 

But does he not know taht [on the Last Day] when all taht is in the graves is raised and brought out, 

and all that is [hidden] in men`s hearts bared that on that Day their Sustainer [will show tahat He] has always been fully aware of them? (1-11)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder