13 Nisan 2017 Perşembe

Unuttuğumuz Günah / Zehra


Halimiz ne tuhaf Rabbim,

Yalanın büyük günahlardan olduğunu çoktan unuttuk.
Yüreğimiz yanmadan, kalbimiz titremeden işliyoruz tüm günahları.

Hep bir haklı sebebimiz var, vicdanımız hep rahat.
Kendimizi kandırmak, günahları işlerken onları sevaplardan saymak, buna inanmak ne kadar kolay oldu.

Ve utanmak, lügatlarımızda yok artık..
Utanmıyoruz, bile bile, insanların gözlerinin içine baka baka yalan söylemeye devam ediyoruz ve yalanlarımızı bilenlerin yüzlerine bakabiliyoruz..

Yalanla yaşamak, hayatı yalan olmuş insanlarla yaşamak, nefes almadan yaşamanın bir diğer adı.

Ve kandırdığımızı zannettiğimiz anlar! Hiç aklımıza gelmiyor kandırıldığımız ya da aslında hiçte kandıramadığımız..

Ya yalancıyız, ya yalana karşıyız, ya yalancının yanındayız ya da yalancıdan uzakta..

Rabbim, hep Seni hatırlayayım, hep Senden sakınayım, hep teyekkuzda olayım ve kendini kandıranlardan olmaktan Sana sığınayım..

Hep doğruyu söyleyenlerden olayım. Bazen ne kadar zor olsa da ne kadar güç olsa da, Senden muradım hep bu olsun.

Rabbim, Seninde söylediğin gibi, ümit ve korku arasında yaşamadığımız sürece ne şükrümüz şükür ne tövbemiz tövbedir.

Ve en büyük azap mahşer günü Yüzünü bize ters çevirmen olacaktır!



Zehra